LİYAKAT Derneği tarafından düzenlenen ‘Sürdürülebilir Yaşam’ zirvesinde sürdürülebilirliğin ekonomik, çevresel ve toplumsal boyutları mercek altına alındı. Zirvenin açılışında konuşan Dernek Başkanı Gülçin Güloğlu Uğuz, sürdürülebilir iş modellerinin şirketlere uzun vadede yüzde 20 daha fazla kârlılık sağladığını belirterek “Sürdürülebilirlik anlayışının iş dünyası için sadece etik bir seçim değil, aynı zamanda stratejik bir gereklilik olduğunu görüyoruz. Bu zirve, geleceği sağlam temellerle inşa etmemiz için yeni iş birliklerine kapı açacak” dedi.

Bugünü değil yarını düşün

Zirvenin, ‘Ekonomik Sürdürülebilirlik’ oturumunda Dünya Gazetesi’nden Burcu Kösem’in moderatörlüğünde Garanti BBVA Tüketici Finansman Direktörü Koray Öztopçu, Dünya Gazetesi Yazarı Dr. Bertan Kaya ve Beyaz Sosyal Sorumluluk ve İletişim adına uzmanı Yeşim Beyla konuştu. Dr. Bertan Kaya, ekonomik sürdürülebilirliğin uzun vadeli stratejilere ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak, “İş dünyasının kısa vadeli kâr odaklı yaklaşımı sürdürülebilirlik ile örtüşmüyor. Şirketlerin bu konuyu bilançolarında da önceliklendirmesi gerekiyor” dedi. Yeşim Beyla ise sürdürülebilirlik fonlarına erişim ve uluslararası standartların uygulama zorluklarına değinerek, Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’na bağlı kalacağını, bu yüzden şirketlerin karbon ayak izlerini azaltmaları gerektiğini ifade etti. Koray Öztopçu, özellikle Z kuşağının sürdürülebilirlik konusunda yüksek beklentiler taşıdığını belirtti ve bankalarının yeşil enerji kredileri gibi finansal desteklerle bu alanı teşvik ettiğini açıkladı.

Hayat artık nötr karbon istiyor

“Çevresel Sürdürülebilirlik” başlıklı oturumda, moderatör Aret Vartanyan liderliğinde eko-girişimci Esra Kara ve cOmmited App Kurucu Ortağı Levent Köseoğlu, çevreye duyarlı iş modellerini tartıştı. Esra Kara, tüketim alışkanlıklarının çevresel etkisini azaltmanın öncelikli olduğunu belirterek, “Geri dönüşüm ve çevre koruma çabalarında en önemli unsur samimiyettir” dedi. Levent Köseoğlu ise karbon güvenliği ve karbon ayak izi hesaplamalarının önemini vurguladı ve gelecekte finansal kaynaklara erişimin, şirketlerin çevresel sürdürülebilirlik politikalarıyla uyumuna bağlı olacağını belirtti. Köseoğlu, “Artık şirketlerin finansmanlara erişimi yeşil sertifikalar üzerinden sağlanacak. Bu yüzden çevresel etkilerimizi azaltmak için her alanda planlama yapmalıyız” dedi.

Dayanışma olmadan sürdürülebilirlik olmaz

Son oturum olan Toplumsal Sürdürülebilirlik oturumunda, Prof. Dr. Engin Deniz Eriş moderatörlüğünde İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran, Up School CEO’su Mina İlköz ve İhtiyaç Haritası Kurucusu Dr. Ali Ercan Özgür, toplumsal dayanışmanın sürdürülebilirlik için vazgeçilmez olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Yusuf Baran, “Dünyanın en büyük şirketlerinin büyük bir kısmı değişime ayak uyduramadıkları için yok oldu. Sürdürülebilirlik önce insandan, sonra çevremizden başlar” dedi. Mina İlköz, ilham veren hikayeler ve güçlü rol modellerin toplumun sürdürülebilirlik anlayışını pekiştirdiğini belirtti. Dr. Ali Ercan Özgür ise toplumsal sorunlara kollektif çözümler üreten platformlar oluşturmanın önemine dikkat çekti.

Yeni iş birlikleri ve stratejiler geliştirme fırsatları

LİYAKAT ile Girişim Zirvesi, FANUC, Dünya Gazetesi, Güloğlu Plastik, GL Platform, Dimes, Engin Deniz Eriş Tekstil ve İnovatif Sürdürülebilirlik Stratejileri, PRM Professional Risk Management, Ofis Alsancak destekleriyle düzenlendi. Zirve, sürdürülebilirlik alanında yeni iş birlikleri ve stratejiler geliştirme fırsatları sunarak katılımcılardan büyük ilgi gördü.

Kaynak: Dünya Gazetesi