Naki BAKIR – Recep ERÇİN
Parasal sıkılaştırmanın tüketimi ve üretimi baskılamasının yanında başlıca pazar olan Avrupa ülkelerine ihracattaki daralmanın da etkisiyle sanayide kan kaybı giderek kronikleşiyor.
Toplam sanayi üretimi, ağustosta önceki aya göre yüzde 1,6, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 5,3’le büyük depremlerin ekonomiyi vurduğu Şubat 2023’ten sonraki en yüksek düşüşünü kaydetti. Toplam sanayi üretiminde yıllık bazda kesintisiz düşüş süreci ağustosla birlikte beş aya ulaştı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) sanayi üretiminde ağustos ayı gerçekleşmelerini açıkladı. Buna göre ağustosta mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış endeks bazında önceki aya göre imalat sanayii üretiminde yüzde 1,3, madencilik ve taş ocakçılığındaki aylık bazda yüzde 4,4, elektrik, gaz, buhar sektörünün üretiminde de yüzde 3,2 düşüş yaşandı. Toplam sanayi üretiminde yüzde 1,6’lık düşüşün yüzde 1,14’lük kısmı, toplam üretimde en büyük paya sahip olan imalat sanayiinin üretim düşüşünden kaynaklandı. Toplamdaki düşüşe madenciliğin etkisi 0,24, elektrik, gaz, buhar sektörünün etkisi 0,23 puan oldu.
Motorlu taşıtlarda sert düşüş
Yıllık bazda ise elektrik, gaz, su sektörünün üretimi yüzde 1,6 artarken, imalat sanayii ile madencilik ve taş ocakçılığı üretimlerinde aynı oranda olmak üzere yüzde 5,4 düşüş yaşandı. Toplam üretimde yıllık yüzde 5,3’lük düşüşün yüzde 4,7’lik kısmı imalat sanayii üretiminde azalmadan kaynaklandı. Toplam sanayi üretimindeki düşüşte imalat sanayii belirleyici olurken, bu ana sektörün üretimindeki düşüşte de motorlu taşıtlar alt sektöründeki kan kaybı dikkati çekti. Motorlu kara taşıtları ağustosta aylık bazda yüzde 7,6, yıllık bazda ise yüzde 20,5’le en sert üretimi düşüşü yaşanan alt sektör oldu.
Aylık bazda üretim düşüşünde motorlu taşıtları yüzde 6,4’le elektrikli teçhizat, yüzde 5,1’le kok kömürü ve rafine petrol ürünleri, yüzde 3,9’la kâğıt, yüzde 3’le deri, yüzde 2,8’le tekstil izledi. İmalat sanayiinin çoğu alt sektöründe üretimin önceki aya göre düştüğü ağustos ayında, aylık bazda üretimi artan az sayıdaki alt sektör içinde en yüksek artış ise yüzde 7,1’le temel eczacılık, yüzde 5,1’le bilgisayar ve yüzde 2 ile ağaç ürünlerinin üretiminde kaydedildi.
Yıllık bazda ise üretim düşüşünde motorlu taşıtları yüzde 18,2 ile diğer ulaşım araçları, yüzde 13,5’le bilgisayar izledi. Ağaç ürünleri aylık bazda üretimini artırmasına rağmen yıllık bazda yüzde 12,4’lik düşüşle bunların ardından geldi. Deri de yüzde 11,7 yıllık bazda en fazla gerileyen alt sektörler arasında yer alırken, aylık bazda en hızlı üretim artışını kaydeden temel eczacılıkta buna rağmen yıllık bazda yüzde 11,5 düşüş olduğu dikkati çekti.
Aylardır olumsuz sinyaller geliyor
Yıllık bazda; alt sektörlerinin tamamına yakınında üretim düşüşü yaşanan imalat sanayiinde yalnızca ana metalde yüzde 3,7, kayıtlı medyanın basımı ve çoğaltımında yüzde 2,7, kimyada yüzde 1 ve tütün ürünlerinde yüzde 0,2 ile artış olduğu belirlendi.
Mobilya imalatı yıllık seride şubattaki yüzde 3,7’lik tek aylık artış dışında son 13 aylık 12’sinde daraldı. Yüksek teknoloji içeren bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı son dört aydır çift haneli küçüldü. Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı son sekiz aydır düşüşte. Kauçuk ve plastik sektörü son beş aydır, eczacılık ürünler son dört aydır, deri ürünleri son 13 aydır küçülüyor. Giyim temmuzdaki bir aylık artış dışında son 14 ayın 13’ünde üretim düşüşü yaşadı.
Tekstil de şubat ayındaki kayda değer artış dışında son 14 aydır düşüş hattındaki sektörlerden oldu. İmalat sanayiine ilişkin öncü verilerden olan İSO İmalat PMI’ı eylül ayında 44,3’e gerileyerek pandemi dönemi olan Mayıs 2020’den bu yana en düşük değere çekildi. Sanayi faaliyetlerinde bozulma eğilimi altıncı aya ulaştı. Yeni siparişlerin zayıf seyrine bağlı olarak üretim de üst üste altıncı kez, aylık bazda yavaşlama kaydetti. Üretimdeki daralma aynı zamanda Mayıs 2020’den bu yana en yüksek oranda gerçekleşti.
MÜSİAD’ın açıkladığı SAMEKS Endeksine göre de; eylül döneminde Hizmet Sektörü SAMEKS Endeksi önceki aya göre 1,1 puan azalış kaydederek 45,7 seviyesine, Sanayi Sektörü SAMEKS Endeksi önceki aya göre 1 puan hız kaybederek 44,6 seviyesine düştü. Merkez Bankası’nın hazırladığı reel kesim güven endeksi ve iktisadi yönelim istatistikleri de eylül ayında faaliyetlerde yavaşlamaya işaret etmişti. Buna göre güven endeksi son iki aydır 100’ün altında ve son üç aydaki üretim hacminde azalma olduğunu belirtenlerin oranı artış belirtenlere göre 4,1 puan daha fazla.
Eroğlu: Sanayici kıskaçta
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Plastik, Kauçuk ve Kompozit Sanayi Meclis Başkanı Yavuz Eroğlu DÜNYA’nın sanayi üretimine ilişkin soruları üzerine şunları söyledi: “Kur hem üretimi hem ihracatı zorlaştırıyor. Bir tarafta da yeni ekonomi programı gereği bir daralma, tüketici harcamalarında düşüş var. Plastik sektörünü de etkiliyor.
Alım gücü düştükçe bu sürecin devam edeceğini düşünüyorum. Çözüm ne? İhracatın önünü açmak için gerek kur gerek başka destek mekanizmaları ile ihracatı, üretimi ayakta tutalım. İthal tüketim kurdan dolayı artıyor. Kur ithalatı destekler şekilde gidiyor, cazip hale getiriyor. Bu iyi bir şey değil. Daralan pazardan dolayı sanayici güç durumda, dışarda da ithalat öne geçip ihracat azalırsa sanayici kıskaçta kalacak ve çok zorlanacak.”
İTO Başkanı: Ülkenin bekası üretimin artmasına bağlı
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç’e İstanbul’da düzenlenen kompozit fuarında sanayi üretimindeki aşağı yönlü gidişte enflasyonun altında kalan döviz fiyat artışının etkisini sorduk. Başkan Avdagiç, bunun üzerine DÜNYA’ya yaptığı açıklamada, “Sadece tek bir unsura bağlamamak lazım. Şu anda üretimle ilgili bütün dünyada yatay ve hatta geriye giden seyir var. Sadece Türkiye’nin problemi değil. Almanya resesyona girdi. Avrupa’da sıkıntı var. Bizim ana ihracat pazarımız. Kur önemli bir unsur ama bir takım iç ve dış unsurlarla birleşince böyle bir döneme girdik. Hizmetlerde sıkıntı yok. Kredi kartı harcamalarında da gördük. Sanayi ile ilgili konularda beklentiler var. Bu konularda adımlar atılır ve önümüzdeki dönemde Avrupa ve dünyada işler iyileşirse biz de hızlı bir çıkış yaparız” mesajları verdi.
İTO Başkanı ayrıca kompozit fuarının açılışında yaptığı konuşmada sanayi ve ihracatla ilgili şu gelişmelere dikkat çekti: “Üretim yapan firmaların ülke dışına çıkması yüzünden ihracat yatay seyrediyor. Kur makasından 35 puanlık gol yedik. Enflasyon ile kur arasındaki korelasyonsuzluk umarız uyumlu hale gelir. Yaşanan bu kur problemi ihracatı çok zorlarken, ithalatı cazip hale getirdi. Elbette OVP’yi destekliyoruz. Ama ülkenin bekası üretimin artmasına bağlı.”
Kaynak: Dünya Gazetesi