Sevilay ÇOBAN
“Biz sporun içerisine doğduk” diye başladı söze… Yürümeye başladığında eline aldığı ilk şeyin raket olduğunu söyleyen Max Potential Kurucu Ortağı Gökhan Taşdıvar, 10 yaş erkekler çiftler Türkiye şampiyonluklarının sahibi oldu, sonra da İstanbul Teknik Üniversitesi spor kulübünün alt yapısında basketbol ile tanıştı. Eğitimini ekonomi alanında tamamladı, master yapmaya gelince yine spora yöneldi. Spor yönetiminde uzmanlaşarak, iş hayatında da yolunu çizmeye başladı.
“Türkiye’nin en iyi birkaç altyapı kulübünde 7 sene geçirdim ve orada nelerin iyi yapıldığını ama nelerin de daha iyi yapılabileceğini de bir fiil gördüm” diye söze devam eden Taşdıvar, Max Potential fikrinin de o yıllarda doğmaya başladığını anlatıyor.
Max Potential, potansiyeli yüksek genç sporcuların gelişimleri için ihtiyaç duydukları hizmetleri almasını sağlayarak, sporcuları kendi potansiyellerinin zirvesine çıkarmayı ve orada uzun süre kalmaları için sporculara finansal olarak yatırım yapan bir sosyal etki girişimi. Girişimin 2 kurucu ortağı Gökhan Taşdıvar ve Hamdi Uğur, 2021 Eylül ayında ilk tohum öncesi yatırımlarını aldı. Taşdıvar ve Uğur, girişim modelleri ve amaçlarını şu sözlerle ifade ediyor; “Biz 15 ile 20 yaş arasındaki genç yetenekli sporcuların potansiyellerini ortaya çıkarıp, gelişimlerini her yönüyle desteklemek üzere yola çıktık.
Bu doğrultuda birlikte çalıştığımız sporcuların her dönemde daha iyi performans göstermesi için neye ihtiyacı varsa kişiye özel takımını kuruyor ve yönetiyoruz. Tüm sporseverlerin şikâyet ettiği bir konu olan ‘uluslararası seviyede yeterince sayıda elit sporcu yetiştirememe’ problemine çözüm olma ve birlikte çalıştığımız sporcuların birer dünya yıldızı olmalarına destek olma misyonu ile hareket ediyoruz.”
Hedef 50 sporcuya ulaşmak
Max Potential olarak, 4 branşta, 15 sporcu ile çalıştıklarını belirten Taşdıvar, “Sporcularımız ile çalışmaya başladığımız yaş ortalaması 16,7, mevcut sporcuların yaş ortalaması ise 17,4. Ayrıca sporcularımızın %87’sini kadın ve %73’ünü milli sporcular oluşuyor. Orta ve uzun vadede mevcutta devam eden tenis, voleybol, basketbol ve taekwondo branşlarında büyümeye devam etmeyi hedefliyoruz. Ayrıca futbol ve takip ettiğimiz diğer branşlara girerek, 2028 yılına kadar 50 sporcuya ulaşmayı planlıyoruz” diyor.
“En az 5 sporcumuzu 2028 Olimpiyatlarına göndereceğiz”
Gelecek vadeden yeni sporcularla büyümeyi sürdüreceklerini belirten Uğur, gelirleri katlamaya devam etmek için satış & pazarlama odağını artıracaklarını söylüyor. Uğur, sporcuların gelişimlerini hızlandırmak için hizmetlerin standartlarını yükselterek sporculara daha yakın olacaklarının altını çizerek, “Öncelikli olarak en az 5 Max Potential sporcusunun 2028 Olimpiyat Oyunları’nda Türkiye’yi temsil etmesi ve onların içinden en az 3 tanesinin de madalya kazanmasını hedefliyoruz. Bir yandan da, bu başarıların tek bir olimpiyat ile sınırlı kalmamasını için 2032, 2036 ve 2040 Olimpiyat Oyunları’nda da performansların artarak devam devam ettiği bir sistemi inşa etmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diyor.
Finansal okuryazarlık eğitimi de veriliyor
Sporcularının performans gelişimlerini desteklerken aynı zamanda
“Taşın altına elini koyacak yatırımcılara kapımız açık”
2022 ‘de 2 sporcu ile çalışmaya başladıklarını hatırlatan Taşdıvar, “2024 Şubat ayında yeni bir yatırım daha aldık. Kasım 2024 itibarıyla 15 sporcumuz ve 20 yatırımcımız var ve tamamı yerli yatırımcılardan oluşuyor. Sporcular, çalışanlar ve çözüm ortaklarımız ile birlikte ortalama 70 kişilik bir ekipten oluşuyoruz. Yatırımcılarımızn 19’u melek yatırımcı. Bizler gibi taşın altı elini koyacak ve sporcu yetiştirmemin önemini bizim kadar dert eden herkes aslında potansiyel yatırımcılarımız ve onlara kapımız açık” dedi.
Temel eksik profesyonellik
“Sporcularda gördüğümüz en temel problemi ise profesyonelleşme” diyen Uğur, “Biz basketbolcu yetişiyoruz, futbolcu yetişiyoruz ama biz profesyonel sporcular yetiştiremiyoruz. Sistemimizin böyle bir problemi var. Bunun altına yatan şey ne yazık ki mevcut düzenin ‘ya okuyacaksın ve ya da sporcu olacaksın’ demesi. Buradaki önemli nokta; sporcunun yaptığı sporu bir hobi gibi değil, gerçekten kendi mesleği, emek harcadığı, o emeğin karşılığını aldığı ve hedeflerinin, görevinin, projeksiyonun olduğu bir iş gibi görmesini sağlamak” diye konuştu.
,Kişiye özel 15 ayrı hizmet
Max Potencail sporcularına; performans beslenme uzmanı, spor psikoloğu, fizyoterapist, performans koçu, sportif mentör, bireysel antrenman, hukuk danışmanlığı, kişisel gelişim danışmanlığı, pr danışmanlığı, zihinsel performans koçluğu, sosyal medya yönetimi, sponsorluk yönetimi, finansal danışmanlık, buddy ve veriye dayalı analiz olmak üzere 15 ayrı kişiye özel hizmet veriliyor.
Kendi kendini besleyen sistem
Taşdıvar, Max Potential’dın çalışma modeli hakkında şunları söylüyor: “Sistem, kazandığı tüm geliri tekrardan yeni sporcuların gelişimi için harcamaya devam ediyor. Sportif ve sponsorluk gelirlerinden elde ettiğimiz payları tekrardan bu sistemin içerisinde yatırmaya devam ediyoruz. Biz sporculardan herhangi bir ücret almıyoruz.”,
Kaynak: Dünya Gazetesi