İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin Meclis’teki grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu’ndaki (MSÜ KHO) mezuniyet töreninde teğmenlerin yeminine değinen Dervişoğlu, “Gencecik teğmenler üzerinden toplumsal infial yaratacak bir hesaplaşmaya girişmenin kime ne faydası vardır?” diye sordu.

İYİ Parti lideri, kürsüden uyarıda bulunduğunu belirterek “Gencecik fidanların geleceklerini karartmayın. Onlar bizim evlatlarımız, ihraç edilecek değil sahiplenilecek değerlerimizdir” ifadelerini kullandı.

Dervişoğlu, “Bu konuda herkesi, vicdanlarının sesine kulak vermeye, onları kendi evlatlarının yerine koymaya ve şefkatle davranmaya davet ediyorum” dedi.

Bahçeli’ye tepki

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin DEM Parti yöneticileri ile terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın görüştürülmesine ilişkin çağrıya da değindi.

Dervişoğlu, Öcalan’a altı aylık görüş yasağı bulunurken DEM Parti’nin bu çağrı üzerine Adalet Bakanlığı’na başvurduğunu belirterek şunları söyledi: “Böyle bir yasağın olduğunu bile bile konuyu gündeme getirmenin taşıdığı maksada bizim elbette söyleyeceklerimiz vardır ama asıl merak ettiğimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın suskunluğunu ne zaman bozacağıdır. Abdullah Öcalan isimli cani başının meclis kürsüsünden terör örgütüne seslenmesine, DEM yöneticilerinin İmralı’ya gidip çözüm adına kendisiyle görüşmelerine, Sayın Cumhurbaşkanı hangi pencereden bakıyor, konuyla ilgili hangi değerlendirmelerde bulunuyor, öğrenmek istiyoruz. Kamuoyunun merakını mucip bu bir konularda açıklama yapmasını bekliyor, milletin yüreğine su serpmesini temenni ediyoruz.”

‘Yoksulluğu bitirmek değil derinleştirmek istiyorlar’

İYİ Parti liderinin gündeminde belediye kreşleriyle ilgili tartışmalar da vardı. Dervişoğlu, şunları söyledi: Bu kreşlerden kim yararlanıyor. Gece gündüz çalışan anneler yararlanıyor. Kimin hizmet almasını engelliyorsunuz? Yoksulluğu bitirmek değil derinleştirmek istiyorlar. Bunlar bizi yıkmanın araçlarıdır. Bu araçlar mutlaka yıkılmalıdır. Yoksulluğun yerine zenginliği koyarak sağlığı sektör olarak değil sistem haline çeviriyorlar.”

Kaynak: Dünya Gazetesi