‘Türkiye’de Deprem Erken Uyarı Sisteminin Kurulumu ve Vatandaşa Sinyal Verilmesi Projesi’ kapsamında oluşturulan Akademik Danışma Bilim Kurulu üyeleri Bahçeşehir Üniversitesinde toplandı.
Göztepe Kampüsü’nde yapılan toplantının açılışında konuşan Akademik Danışma Bilim Kurulu Başkanı ve Kocaeli Üniversitesi Yer ve Uzay Bilimleri Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şerif Barış, deprem erken uyarı sistemi sayesinde can kayıplarının daha aza indirilebildiğini söyledi.
Sistemleri kapatıyor
Deprem erken uyarı sinyalinin deprem olduktan sonra yıkıcı dalgalar gelmeden önlem alınmasına imkan sağladığını belirten Barış, “Bu sinyal, elektrik ve doğal gazı keserek tren ve metroyu durdurarak hem acil ulaşım yollarının açık kalmasını sağlıyor hem de yangın ve patlama olaylarını minimuma indirgeyerek can kaybını azaltıyor. Ayrıca ekonomik kayıpların azaltılmasında çok büyük önem taşıyor. ” dedi.
Barış, Akademik Danışma Bilim Kurulunun farklı bilim alanlarındaki öğretim üyelerinden ve Türkiye’nin önemli kamu ve özel kurumlarından katılımcılardan oluştuğunu belirtti.
Yer ve büyüklük hemen belirleniyor
Kurulun amacının Türkiye’deki deprem erken uyarı sistemlerinin yaygınlaştırılması olduğuna dikkati çeken Barış, şöyle devam etti:
“Erken uyarı sistemi, deprem olduğu anda, elektronik ve telekomünikasyon sistemleriyle depremin yeri ve büyüklüğünü 1-2 saniye içinde belirleyen bir sistemdir. İkinci ve üçüncü dalgalar şehirlere geldiğinde binaları yıkan insanları sallayan ve zarar veren dalgalardır. Bu dalgalar gelmeden insanlara şunu söyler: ‘Korunun, kaçmayın, atlamayın, sarsıntı geliyor.’ Bu uyarı sayesinde daha büyük dalga gelmeden gaz ve elektrik kesilebilir. Böylece yangınlar çıkmaz, patlamalar olmaz. Trafik akışını durdurursanız kazalar olmaz ve yollar kapanmaz. O yolları sağlık ekipleri ve AFAD için açık bırakmış olursunuz.”
Prof. Dr. Barış, erken uyarı sisteminin Meksika ve ABD başta olmak üzere birçok ülkede yıllardır kullanıldığını kaydetti.
Sinyal sonrası saklanma imkanı
Bu ülkelerde vatandaşa erken uyarı sinyalleri verildiğinin altını çizen Barış, “Türkiye’de Android telefonlarda aslında böyle bir uyarı sinyali veriliyor. Ancak bunun profesyonel cihazlar, bilimsel yöntemler ve kamuyla beraber hukuki altyapısını oluşturmak durumundayız. Erken uyarı sinyalini, depremi önceden haber verecek teknoloji gibi algılamak çok yaygın. O yüzden konunun iyi anlatılması gerekiyor.” diye konuştu.
Türkiye’de depreme dayanıklı binanın depremden korunmak için yeterli olduğu şeklinde yanlış bir algının olduğuna dikkati çeken Barış, “Ev ve işyerindeki dolap, gardırop gibi mobilyaları, beyaz eşyaları ve makinaları sabitlemezseniz sarsıntı geldiği sırada bir koruyucu eşyanın yanına altına girmezseniz zararlar çok olacaktır. İşte erken uyarı sistemleri bu imkanı sağlayacak.” ifadelerini kullandı.
‘AFAD’la aktarılmsaı önemli’
Erken uyarı sisteminin şu an bazı kurum ve kuruluşlarında kullanıldığını dile getiren Barış, şunları kaydetti: “Bugünkü toplantının temel amacı, topluma bu konuda bir tavsiye kararında bulmak. Kurumsal olarak firmalar bu sinyali alıp kullanıyorlar. Bizim derdimiz bu sistemin mümkün olduğu kadar toplumun tamamına yayabilmek. Erken uyarı sistemlerinin sadece İstanbul’da değil, Marmara Bölgesi’nden başlayarak, Türkiye’nin tamamına yaygınlaştırmak istiyoruz. Bu sinyallerin AFAD ile beraber kamuya aktarılması çok önemli.”
Toplantıda, deprem erken uyar sistemi sinyalinin vatandaşlara gönderilmesine oy birliğiyle karar verdi.
Kaynak: Dünya Gazetesi