Suiçmez, ‘yenidoğan çetesine’ ilişkin soruşturma hakkında, “Olay ne kadar vahimse, suskunluk da o kadar düşündürücüdür. Yürütülen soruşturma sonucunda, yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde yapılan usulsüzlükler, kamu kaynaklarının suistimal edilmesi ve en vahimi, savunmasız bebeklerimizin ölümüne sebep olan bir suç örgütünün, yenidoğan çetesinin varlığı ortaya çıkmıştır” diye konuştu.

Sağlık hizmetlerini kâr aracı olarak gören yaklaşım…

Hükümetin sağlık alanındaki politikalarını eleştiren Suiçmez, “Sağlık hizmetlerini bir hak olarak değil bir kar aracı, hastaneleri ticarethane, hastaları ise müşteri olarak gören bu yaklaşım kamu ve özel sağlık hizmetlerinde büyük bir denetimsizliğe yol açmıştır. Özel hastanelerin denetimlerinin gereğince yapılmaması, halkımızın sağlığına yönelik ciddi tehlikeler oluşturmakta ve bebeklerin dahi ticari çıkarlar uğruna kurban edilmesine yol açmaktadır” ifadelerini kullandı.

Adaletin işleyişini durdurmayı hedefleyen korkunç girişim

CHP’li Suiçmez, “bu suç örgütünün, adaleti tesis etmeye çalışan savcıları da baskı ve tehditlerle sindirmeye çalıştığı” iddialarının, hukukun üstünlüğünün nasıl tehlikeye atıldığının en net kanıtı olarak nitelendirerek, “Savcıya yönelik tehditler adaletin işleyişini durdurmayı hedefleyen korkunç bir girişimdir. Devletin bu tür tehditlere karşı tavizsiz bir duruş sergilemesi zorunluluktur. Bu olay, sadece birkaç kişinin suçu değildir, sistematik bir çürümenin ve denetimsizliğin yansımasıdır. Bu tür skandalların tekrar yaşanmaması adına sağlık sisteminde uygulanan politikaların bir an önce gözden geçirilmesi ve gerekli adımların derhal atılması gerekmektedir” diye konuştu.

Kaynak: Dünya Gazetesi