Her yıl tüketicilerin yoğun ilgisiyle karşılanan Black Friday dönemi, markaların satışlarını artırarak geniş kitlelere ulaşmaları için önemli bir fırsat sağlıyor. Ancak, bu dönemi başarılı bir şekilde yönetmek, sadece geleneksel indirimlerin ötesine geçip yenilikçi stratejiler uygulamayı gerektiriyor. Doğru stratejilerle Black Friday’i güçlü bir satış sezonuna dönüştürmenin mümkün olduğunu belirten clickzone kurucu ortağı Alper Boyer, markalara bu konuda tavsiyelerde bulunuyor.

Black Friday kampanyalarında hedef kitle analizine dayalı kişiselleştirme stratejileri uygulamanın, markaların müşteri etkileşimini artırmasında önemli bir rol oynadığına değinen Boyer, tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını ve ihtiyaçlarını inceleyerek, belirli gruplara özel teklifler oluşturmanın satışları olumlu yönde etkilediğini ifade ediyor. Kişiselleştirilmiş kampanyalar, yalnızca ilgi çekmekle kalmayıp markaya bağlılığı artırarak alışveriş deneyimini daha tatmin edici hale getiriyor.

Cazip ürün paketleri

Black Friday’de fark yaratmanın bir diğer yolu ise cazip ürün paketleri sunmak. Geleneksel indirimler yerine, tüketicilere değer katan paketlerle satın alma deneyimi zenginleştirilebiliyor. Örneğin, bir ana ürünle birlikte tamamlayıcı ürünlerin de bulunduğu özel paketler sunmak, müşterilere daha fazla tasarruf sağlama fırsatı veriyor. Bu tarz yenilikçi çözümler, müşteri memnuniyetini artırırken satış hacmini de güçlendiriyor.

VIP teklifleri ve erken erişim

Daha geniş bir kitleye hitap etmek için erken erişim ve VIP tekliflerinin de markalara büyük avantaj sağladığını belirten Boyer, e-posta aboneleri veya sadakat programlarının üyeler için özel indirimlerin sunulmasının tüketicilerle marka arasındaki bağı güçlendirdiğini ifade ediyor. Ayrıca, kampanya gününden önce başlatılan bu özel indirimler, Black Friday günü geldiğinde stokların hızlı bir şekilde tükenmesine katkıda bulunuyor.

Sosyal medyanın gücü

Sosyal medyanın da Black Friday dönemi boyunca markaların yenilikçi kampanyalarla öne çıkmasını sağlayan güçlü bir mecra olduğunu söyleyen Boyer, etkileşimli yarışmaların, markayla olan bağı güçlendirdiğini ve takipçileri alışveriş yapmaya teşvik ettiğini belirtiyor. Özellikle sosyal medya platformlarında yaratıcı kampanyalar düzenlemek, markanın görünürlüğünü artırarak farklı kitlelere ulaşmasını sağlıyor.

Hızlı ve kolay alışveriş deneyimi

E-ticaret sitelerinde hızlı ve kolay bir alışveriş deneyimi sunmak, tüketicilerin tercihlerini belirlemede etkili bir faktör. Mobil uyumlu bir web sitesi, hızlı yükleme süresi ve kolay ödeme seçenekleri sayesinde kullanıcılar sorunsuz bir alışveriş süreci yaşayabiliyor. Kullanıcı dostu bir arayüz ve optimize edilmiş alışveriş deneyimi, müşterilerin kararlarını olumlu yönde etkileyerek alışveriş oranlarını artırıyor.

Geri bildirimlerin analizi

Bu yoğun dönemin ardından müşteri geri bildirimlerini analiz etmenin, markaların gelecekteki kampanyalarını geliştirmeleri için değerli bir kaynak oluşturduğuna dikkat çeken Boyer, kampanya sonrası elde edilen geri bildirimlerin, markanın hangi alanlarda başarılı olduğunu ve hangi noktalarda iyileştirme yapması gerektiğini belirlemeye yardımcı olduğunu belirtiyor. Bu süreç, müşteri memnuniyetini artırmak ve uzun vadeli marka başarısını sağlamak için de oldukça önemli.

Farklı demografik gruplara hitap etmek

Son olarak, Black Friday döneminde satışları desteklemek için çoklu reklam kanallarını kullanmanın, geniş bir müşteri kitlesine ulaşmanın anahtarlarından biri olduğunun altını çizen Boyer, farklı demografik gruplara hitap eden Yandex, Criteo, LinkedIn ve TikTok gibi platformları kullanarak markaların kampanyalarını çeşitlendirebildiğini söylüyor. Her platformun sunduğu özgün reklam formatları, markaların mesajlarını daha etkili iletmesini sağlıyor. Çoklu kanal kullanımı, aynı zamanda alternatif mecralardaki rekabet avantajını değerlendirerek öne çıkmalarını mümkün kılıyor.

Kaynak: Dünya Gazetesi