Bakan Kacır, “Hamle Yap” temasıyla gerçekleştirilen MÜSİAD Sanayi ve Teknoloji Zirvesi’ne (MUST) katıldı. MÜSİAD’ın Türkiye’nin sanayisine, üretimine, kalkınmasına ve istihdamına sağladığı değerler kadar, geliştirdiği projelerle teknoloji altyapısına da önemli katkılarda bulunduğunu belirten Kacır, şunları söyledi:

“MİLLİ GELİR: Milli gelirimizi son 22 yılda 238 milyar dolardan 1,1 trilyon dolara çıkardık. 2002 yılında dünyanın en büyük 18. ekonomisi olan Türkiye, her yıl ortalama yüzde 5,4 oranında büyüyerek bugün satın alma gücüne göre dünyanın en büyük 11. ekonomisi hâline geldi. Sayılarını 191’den 362’e yükselttiğimiz organize sanayi bölgelerimiz ve kurduğumuz 45 endüstri bölgesiyle ülkemizi küresel üretim üssü hâline getirdik.

İHRACATTA ARTIŞ: Sanayi üretimini 3,2 katına çıkardık. İstihdamı 3,9 milyondan 6,7 milyona yükselttik. Sanayimizin öncülüğünde ihracatımızı 36 milyar dolardan 262 milyar dolara çıkardık. Otomotiv ihracatımızı 14, beyaz eşya ihracatımızı 9, kimya ihracatımızı 11, çelik ihracatımızı 7, ilaç ihracatımızı 12, mobilya ihracatımızı 16, makine ihracatımızı 11 katına yükselttik.

TEKNOPARKLAR: Bugün sayıları 104’ü bulan teknoparklarımızda 11 bine yakın firmamız, teknoloji geliştirme faaliyetlerini yürütüyor. Özel sektörümüz bünyesinde yer alan ve sayısı bin 600’ü geçen Ar-Ge ve tasarım merkezinde çalışan mühendis ve teknisyenlerimiz yüksek katma değerli üretimin önünü açan çalışmalar yürütüyor.

REKABETÇİ: Türkiye, Çin’den Orta Avrupa’ya kadar uzanan kuşakta en fazla ürünü, rekabetçi şekilde en fazla ülkeye ihraç edebilen bir ülkedir. Önümüzdeki dönemde katma değerli üretim, yeşil ve dijital dönüşüm odaklı olarak imalat sanayimizin dönüşümü için yeni enstrümanları devreye alıyoruz.

YÜKSEK TEKNOLOJİ: Yüksek teknoloji yatırımları için Ar-Ge’den seri üretime; uçtan uca, bütüncül bir destek mekanizması kuran Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı’yla bugüne kadar 100 milyar liranın üzerinde yatırımı harekete geçirdik. “Yatırım Taahhüdü Karşılığı Avans Kredisi” (YTAK) programımızla; yüksek teknoloji yatırımlarına cazip koşullarda ve uzun vadeli finansman sağlıyoruz.

HIT-30 YÜKSEK TEKNOLOJİ YATIRIM PROGRAMI: Ülkemizi yeni teknoloji yatırımlarının adresi kılacak, tarihimizin en büyük ölçekli teşvik programı HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı’nı ilan ettik. Programla, yatırımcılarımıza proje bazlı yatırım teşviklerinin yanında pazar geliştirme destekleri, cazip koşullarda finansman ve uygun yatırım alanları sunuyoruz.

DİJİTAL VE YEŞİL DÖNÜŞÜM: Ekonomimizin lokomotif sektörlerinin sürdürülebilirlik ve verimlilik odaklı dönüşümünü destekleyecek yeni projeleri de bir bir devreye alıyoruz. Sanayimizin ikiz dönüşümünde, kamunun yalnızca teşvik eden değil aynı zamanda rehberlik eden bir yaklaşıma sahip olması gerektiği anlayışıyla “Dijital ve Yeşil Dönüşüm Destek Programları”nı kamuoyuyla paylaştık.

TEŞVİKLER: Dünya Bankası iş birliği ile yürüttüğümüz “Türkiye Yeşil Sanayi Projesi” ve “Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi” ile 750 milyon dolarlık finansmanı sanayicilerimize, KOBİ’lerimize ve yeşil teknoloji girişimlerine sunarak, “Türk Sanayisi”ni yeşil dönüşümde örnek ve öncü hâle getiriyoruz. Sanayicilerimizin ikiz dönüşüm ihtiyaçları doğrultusunda yeni teşvik enstrümanlarını devreye almaya devam edeceğiz.

MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ: Türkiye ekonomisinin geleceği parlak, önü çok açıktır. Bizi uzun vadede başarıya götürecek unsur katma değerli, rekabetçi bir üretim ve stratejik yatırım anlayışıdır. Sizlerin de desteğiyle Türkiye Yüzyılı’nda, Millî Teknoloji Hamlesi’yle sanayimizi, üretim alt yapımızı yüksek teknolojiyle ve katma değerle besleyerek güçlendireceğiz.

BÜYÜK BAŞARILARA İMZA: Millî Teknoloji Hamlemizin işaret fişeğini yakan savunma sanayimizin, günümüzde ulaşmış olduğu seviye geçtiğimiz hafta SAHA Expo’da tüm dünya tarafından bir kez daha görülmüş oldu. Savunma sanayinde iftiharla gördüğümüz manzara, gelecekte Türkiye’nin bu alanda ulaşacağı zirve noktasının adeta fragmanı niteliğinde. Bu toprakların öz evlatlarına imkân verildiğinde, önleri açıldığında ne büyük başarılara imza attıklarını görüyoruz. Bu anlayışla hareket ediyoruz.”

Kaynak: Dünya Gazetesi