MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuştu. Bahçeli’nin gündeminde Türkiye’yi sarsan ‘yenidoğan çetesi’ skandalı ve çözüm süreci vardı. Bir kez daha PKK elebaşı Abdullah Öcalan’a seslenen Bahçeli, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
‘Belki de ilk adımı atmış olacağım’
“Bugün kitabın ortasından ve hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak nitelikte konuşacağım.” diyerek söze başlayan Bahçeli, “Alışıldık söylem kalıplarından az da olsa taşmanın vakti geldiyse o vakit bu vakittir. Muazzez milletimizin ayak bağlarını kalıcı olarak çözmenin belki de ilk adımını atmış olacağım. Türkiye’nin çözemeyeceği hiçbir sorunu yoktur. Yeter ki isteyelim.” dedi.
Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle:
“Türkiye ekonomisi çok şükür şiddetli fırtınayı atlatmıştır. Milli gelirimiz 1,1 trilyon dolar sınırını aşmıştır. Cari açıkla, dış ticaret açığı inişe geçmiştir. Ekonomik büyüme her yıl ortalama yüzde 5’in üzerinde gerçekleşerek Türkiye’nin dinamik yönünü teyit etmiştir. Türkiye ekonomisi eski teorik şemalara sığmayan bir özellikle sürekli ilerleme, gelişme halindedir.
‘Vatandaşımızdan bir bahaneyle 750 lira almak yerine…’
Cumhurbaşkanlığı Kabinemizin yanındayız. Ekonomi yönetimine güveniyoruz. Doğru yolda olduklarını görüyoruz. Döviz kuru, faiz ve enflasyon kuşatmasını güçbirliği yaparak kıracağız. Ekmeği büyüteceğiz. Dar ve orta gelirli insanlarımızı asla yalnız bırakmayacağız.
Her vatandaşımızdan bir bahaneyle 750 lira almak yerine, tüm vatandaşlarımıza artan zenginlikten pay veren bir Türkiye’ye ulaşmak hayal değil, ulaşılacak bir hedeftir.
Yenidoğan çetesi soruşturması
Bebeklere, çocuklara, kadınlara, masumlara kastedenler esfel-i safilindir. Yenidoğan bebekleri, SGK’dan günlük 8 bin lira alabilmek için ölümlerine neden olan, pasif ötenaziye başvurarak cinayet işleyen yaratıklar, insanlığın yüzkarasıdır. Bunlar olsa olsa ölüm ve soygun çetesi, kana susamış katiller güruhudur.
‘Başka bir tertibin ihtimalini akla getiriyor’
Adeta düğmeye basılmışçasına kadınlara, bebeklere, çocuklara yönelik saldırı ve cinayetler furyasının seriye bağlanması, ardından eş zamanlı olarak toplumsal infialin kışkırtılıp bunun da siyasi propaganda aparatı olarak kullanılması başka bir tertibin ihtimalini akla getirmektedir.
Suçluların yakasından tutulması milletimizin en haklı talebidir. Toplumsal dokumuzu sarsacak, insan hak ve onurunu ayağa düşürecek kahredici olayların sosyal ve ulusal medyada ifşa edilmesi son derece kuşku vericidir. Sağlık Bakanımızın da temas ettiği üzere; suç ve cinayetler aylar öncesinde tespit edilmiş fakat bugünkü gibi gündeme gelmemiştir.
Bakanın istifasını isteyenlere sert sözler
Teftiş mekanizması gecikmeksizin çalıştırılmıştır. Adli süreç zamanında işletilmiştir. Peki Sağlık Bakanımızın istifasını istemek hangi akla hizmettir? Sağlık alanındaki parlak gelişmeleri karalamak nasıl bir politik angajmanın ürünü, kimlerin talimat veya tembihidir?
Sağlık bakanımızı, İstanbul İl Müdürlüğü görevinden itibaren konuyla ilgili sergilemiş olduğu dürüst duruşundan dolayı tebrik ediyorum. Bebek katillerinin en ağır şekilde cezalandırılmalarını bekliyor, MHP’yi karalayan şerefsiz bir suçlunun tehditleri karşısında üstlendiği görevin itibarını koruyan Cumhuriyet Savcımızı gönülden kutluyorum.
FETÖ elebaşı Gülen’in ölümü
FETÖ elebaşına bile dünya kalmadı. Allah’a hesap vermek üzere öldü gitti, dileğim ihanetini tek tek ödemesi, cehennemde ebediyen yanmasıdır. Bu teröristin Türkiye’de gömüleceği bir toprak yoktur.”
Öcalan’a yeni çağrı
Terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini açıklasın. Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenleme yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın. Ne Kandil ne Edirne, adres İmralı’dan DEM’e uzansın, bu ağır ve tarihi terör sorunu ülke gündeminden tamamen çıkarılsın. Hodri meydan, buna varız.”
Kaynak: Dünya Gazetesi