Giresun Eğitim ve Araştırma Hastanesi, tıp literatürüne geçecek önemli bir başarıya imza attı.
Tüm organların yer değiştirmesi ve buna bağlı olarak siroz gelişmesiyle karakterize bir vakayı tanımlayan doktorlar, bu durumu ‘Giresun Sendromu’ olarak adlandırdı.
İHA’nın haberine göre; Giresun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cumhur Dülger, hastalığın daha önce tanımlanmadığını ifade etti.
Prof. Dr. Dülger, “Dünyada ilk defa tüm organları ayna görüntüsünde ters dönmüş bir hastamızda kalp yetmezliğine bağlı siroz tespit ettik. Bu vakayı ulusal ve uluslararası kongrelerde hakemlerin onayıyla tıp literatürüne kazandırdık ve ‘Giresun Sendromu’ adını verdik” dedi.
Dülger, organların ters yerleşiminin nadiren görüldüğünü ancak bu vakada tüm organların yer değiştirdiğini ve bunun yanı sıra sirozun geliştiğini belirten Prof. Dr. Ahmet Cumhur Dülger, şöyle devam etti:
* Bu hastalar normal kapasitelerinde çalışamıyor, yürüyemiyor ve ömürleri kısalıyor. Karaciğer fonksiyonlarındaki bozulmalar zamanla daha belirgin hale geliyor ve uygun tedavi yapılmazsa hastalık hayatı tehdit edici boyutlara ulaşabiliyor. Siroz olduktan 10-12 sene sonra da hastalar karaciğer nakline ihtiyaç duyuyorlar.
* Uzun yıllar farkına varmadan yaşıyorlar ama bir zaman geliyor. Karaciğer fonksiyonlarında bozukluk çıkıyor. Bu durumda müdahale lazım geliyor. Biz hem kalp açısından hem de karaciğer açısından gereken tedavilerine başladık. Şu an hastamızın durumu iyi.
Giresun Sendromu nedir, belirtileri nelerdir?
Dr. Gökhan Aydın ise ‘Giresun Sendromu’ ismi verilen hastalığının belirtileriyle ilgili bilgi verdi.
“Hasta bize karaciğer sirozu bulgularıyla başvuruyor” diyen Dr. Aydın, “En önemli bulgular da nefes darlığı, karında sıvı, toplanması ve halsizlik şikayeti” şeklinde konuştu.
Kaynak: Dünya Gazetesi