Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda yapılan duruşmaya, organize suç örgütü elebaşı Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu 22 tutuklu sanık ve bazı tutuksuz sanıklar ile tarafların avukatları katıldı. Bazı tutuksuz sanıklar ise bulundukları şehirlerdeki adliyelerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı. Duruşmaya çok sayıda avukat ve basın mensubu da izleyici olarak katıldı.
Pazartesi gününden bu yana 21 sanığın savunmasının alındığı duruşma, iddianamede organize suç örgütünün elebaşı olarak nitelendirilen Fırat Sarı’nın savunmasının alınmasıyla başladı.
Bebek katilinin ‘onurdan’ bahsetmesi dikkat çekti!
Altıncı duruşmaya çetenin lideri olduğu öngörülen tutuklu sanık doktor Fırat Sarı’nın savunmasıyla başladı. “Buraya gelmek istedim hayattan bir beklentim yok artık herşeyi anlatmak istiyorum. İnsanlık onurum kalmadı. Strateji benimsemedim, dosyayı konuşmuyoruz. Her şeyi anlatıyorum” dedi. 112 Çağrı Merkezi işbirliği suçlamasını kabul etmeyen Sarı, “112 sevk zincirini bozarak, rüşvet vererek asla hasta almadık. Her hastaneye eşit gönderiyorlar. Biz tıp merkezlerinden aldık. Aileler bizi arardı hatta süreç uzadığında sevk olmak istediklerini söylemek için” diye konuştu.
Meslek hayatı boyunca 15-20 bin yenidoğan yoğun bakım hastasına baktığını belirten Sarı, “Benim ölüm oranım Türkiye ortalamasının altında. Benim sağlıklı taburcu ettiğim hastalar bile şimdi beni şikayet ediyor. Ultrason baktırıyor ‘Acaba böbreğimi mi çaldı’ diye. Ya Türkiye’de yenidoğan organ nakli yapılıyor mu?” dedi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı’nın elebaşı olduğu suç örgütünün sevk ve idaresini sanık doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in yaptığı belirtiliyor.
İddianamede, suç örgütünün esas amacının, işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf edip doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yapıp, Sosyal Güvenlik Kurumundan (SGK) üst sınırda ödeme almak olduğu kaydediliyor. Sanıklar tarafından hasta bebeklerin durumunun olduğundan daha ağır gösterildiği, olması gerekenden daha uzun süre yatışlarının sağlandığı belirtilen iddianamede, bu şekilde SGK’den yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla para alındığı anlatılıyor.
Bebek hastaların uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine şüphelilerin seçtiği, örgüt adına karlı görünen hastanelere yatırıldığı aktarılan iddianamede, karın çoğunun sağlık çalışanı olan örgüt üyesi sanıklarla paylaşıldığı ifade ediliyor. Esas amacın, bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi değil, maddi açıdan en fazla kazanç elde edilmesi olduğu iddianamede bildiriliyor.
Kaynak: Dünya Gazetesi