Bakan Tunç, Arabulucuk Haftası dolayısıyla Türkiye Arabulucular ve Arabuluculuk Merkezleri Platformu (TURAMEP) tarafından düzenlenen sempozyumda konuştu.

Arabuluculuk sisteminin 2013 yılından bu yana hukuk sisteminde yer aldığını ifade eden Tunç, “Sonrasında ihtiyaçlar ortaya çıktı. 2018, 2019 ve 2020 yıllarında yine mecliste olduğumuz dönemde, dönemlerde Arabuluculuğu daha da geliştirmek, kapsamını genişletmek, dava şartı arabuluculuk, zorunlu arabuluculuk konusundaki ihtiyaçları karşılamak için çeşitli kanunlarımızda, ticaret kanunlarımızda, iş kanunlarımızda değişiklikler gerçekleştirdik” dedi.

“10 yılda dava şartı arabuluculuğun kapsamını daha da genişlettik”

Arabuluculuk sisteminin yürürlüğe girmesinden 10 yıl sonra dava şartı arabuluculuğun kapsamını daha da genişlettiklerini belirten Tunç, “Kira uyuşmazlıklarında, ortaklığın giderilmesi uyuşmazlıklarında, yine komşuluk hukukundan doğan uyuşmazlıklarda, kat mülkiyetinden doğan uyuşmazlıklarda ve Tarımsal Hizmet Sözleşmesi’nden Sözleşmesi’nden doğan uyuşmazlıklarda olmak üzere zorunlu arabuluculuğun kapsamını daha da genişlettik. Özellikle geçen yıl çok sorunlara yol açan kiracı kiralayan uyuşmazlıklarıyla ilgili olarak 1 Eylül 2023’ten itibaren uygulamaya koyduğumuz dava açmadan önce arabulucuya başvuru şartı kira uyuşmazlıklarında da aslında önemli bir problemi çözmeye çalıştı” ifadelerini kullandı.

Dünyada toplumsal barışa hizmet eden dostane çözüm yöntemlerine giderek ağırlık verildiğini vurgulayan Tunç, ilk Türkiye’nin imzalamış olduğu Singapur Sözleşmesi dolayısıyla uluslararası boyutu da gerçekleştirdiklerinin altını çizdi.

“Yirmi yıl tecrübeye sahip bir hukukçunun başarılı olacağına inanıyoruz”

Sistemde mevcut uzlaştırmacıların görevlerinin baki kalmak şartıyla avukatların ve hukukçuların uzlaştırmada aktif görev alacaklarını söyleyen Bakan Tunç, “Onların bu konuda çok başarılı olacaklarını ve uzlaştırma meclislerinin ceza vurgunda çok daha ileriye taşıyacaklarını ve yargının bu noktadaki iş yükünü ortadan kaldırarak barışa himmet edeceklerine ben buradan yürekten inanıyorum. Çünkü arabuluculuktaki başarı eğer sağlanmışsa bu avukatlarımız, hukukçularımız sayesindedir. Beş yıl kıdemi olan ve sınavı kazanan hukukçularımız ara bulucu olabiliyor, eğitimi de alabilir. Burada özellikle ara bulucularımızın tecrübesi önemli, sınavı da kazanıyorsa ara bulucu olsun, eğitim de almış ama yirmi yıl bir tecrübeye sahip bir hukukçumuz, bir avukatımız ara buluculuk konusunda başarılı olabilir. Bu anlamda eğitim de almak şartıyla sınavsız bir şekilde yirmi yıl tecrübeye sahip bir hukukçuna ara buluculukta başarılı olacağına inanıyoruz ve bu konudaki kanun teklifi de TBMM’de kabul edildi. Bundan sonra da ara buluculuğu daha da geliştirmenin gayesi içerisinde olacağız. Tabi ara buluculuğu sayı gibi kabul edilen dokuzuncu yargı paketinde henüz daha Cumhurbaşkanımız imzalamadı ama mecliste kabul edildi” dedi.

“Cumhurbaşkanımız Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin detaylarını önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacak”

Tunç, 2024-2028 yıllarını kapsayacak olan Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin hazırlıklarını tamamladıklarını dile getirerek, sözlerine şöyle devam etti:
“Çok geniş kesimlerin görüşlerini aldık. Tüm bu görüşleri alarak yeni yargı reformu strateji belgemizin de çalışmalarını tamamladık, tamamlamak üzereyiz. Dün kabineye de bu konuda bir sunum gerçekleştirdim. Cumhurbaşkanım ve kabine üyelerimiz de yargı reformunun taslağı ile ilgili düşüncelerini ifade ettiler. Yine Cumhurbaşkanlığı hukuk politikalarıyla son çalışmalarımızı da gerçekleştirerek belgemizi önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanımız kamuoyuyla paylaşacak. Orada da yine ara buluşunu daha da eskin hale getirmenin yolunu arayan düzenlemelere de yer verdik.”

Kaynak: Dünya Gazetesi