ABD’de 5 Kasım’da düzenlenecek başkanlık seçimleri ve ABD Merkez Bankası’nın (Fed) gelecek haftaki faiz kararı, küresel piyasalarda belirsizliğe yol açarken, yatırımcılar bu kritik gelişmelere odaklanmış durumda.
Başkanlık yarışında, Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump’ın vergi indirimleri ve fosil yakıt üretimini artırma planları dikkat çekerken, Demokratların adayı Kamala Harris‘in ise orta sınıf için vergi yükünü hafifletme vaadi öne çıkıyor.
Ekonomik veriler ise ABD’nin resesyona girmeden enflasyonla mücadelede başarılı olabileceğine işaret ediyor. Ekim ayında tarım dışı istihdam verileri beklentileri karşılamasa da işsizlik oranı sabit kaldı ve tüketici harcamaları üçüncü çeyrekte yüksek bir artış kaydetti.
Bu veriler ışığında analistler, Fed’in seçimlerin hemen ardından gerçekleştireceği toplantıda politika faizini çeyrek puan indirmesinin kesin gözüyle değerlendirildiğini belirtiyor. Para piyasalarındaki fiyatlamalar da bu yönde sinyaller veriyor. Aralık ayında bir faiz indirimi daha yapılacağına ilişkin beklentiler ise yüzde 83 seviyesine ulaşmış durumda. En yakın tarihli Fed toplantısı 6-7 Kasım tarihlerinde gerçekleşecek ve faiz kararı 7 Kasım’da saat 22.00’de açıklanacak.
Avrupa piyasalarında ise ABD seçimleri öncesinde risk iştahının azalmasıyla değer kayıpları yaşandı. Avrupa Merkez Bankası’nın faiz politikası konusunda belirsizlik sürerken, Euro Bölgesi‘nde tüketici enflasyonunun beklenenden yüksek gelmesi, yıl sonuna kadar büyük çaplı bir faiz indirimi beklentisini zayıflatıyor.
Asya piyasalarında da teknoloji hisselerindeki satış baskısı öne çıkarken, Japonya dışında negatif bir seyir izlendi. Çin’de açıklanan imalat sanayi verilerinin beklentileri karşılaması ise olumlu bir gelişme olarak değerlendirildi.
Gelecek hafta ABD’de yapılacak başkanlık seçimleri, Fed’in faiz kararı ve Avrupa ile Asya’dan gelecek ekonomik veriler, piyasalardaki hareketliliğin ana belirleyicisi olacak.
Kaynak: Dünya Gazetesi